'Başkanlık sistemi yetki kargaşasını giderecek'

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Davutoğlu AK Parti Seçim Beyannamesi ve Aday Tanıtım Toplantısı'nda konuştu.

'Başkanlık sistemi yetki kargaşasını giderecek'
16 Nisan 2015 - 03:40 - Güncelleme: 16 Nisan 2015 - 03:55

AK Parti Seçim Beyannamesi ve Milletvekili Aday Tanıtım Toplantısı, AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun katılımıyla Ankara Arena'da gerçekleştirildi.

Davutoğlu, burada yaptığı konuşmada, "Alkışlayan, konuşamayan vizyon üretemeyen ama birilerinin aklıyla alkışlayan Kılıçdaroğlu'na sesleniyorum. Bizim bu kapsamlı seçim beyannamemiz ve biraz sonra açıklayacağım ve ilan edeceğim yeni toplumsal sözleşmemiz karşısında sözünüz nedir? Amerika'dan ithal alkış propagandalarıyla kedilerle bu işi çözemezsin. Bizi 13 yıldır dünya alkışlıyor, senin alkışına ihtiyaç yok" dedi.

Son 13 yıl içinde önlerine çok mayınlar konulduğunu, kapatma davası açıldığını, kaset sabotajları, Gezi ve 17-25 Aralık provokasyonları yapıldığını anımsatan Davutoğlu, ama o provokasyonları yapanların şu anda beddua odalarında baş başa olduklarını, ama AK Parti kadrolarının ise burada olduğunu söyledi.

"Seçim sandığının güvenliğini sağlayacağız"

"Bilsinler ki seçim sandığının güvenliğini her ne pahasına olursa olsun sağlayacağız" ifadelerini kullanan Başbakan Davutoğlu, "Güvenlik güçlerimiz özgürlük ortamında seçimlere gidilebilmesi için ne tedbir alıyorsa bu tedbiri alacaktır. Başbakan olarak da gerekli talimatları, hükümet olarak da verdik. Türkiye'nin her köşesinde, Hakkari'den Edirne'ye kadar her yerde seçim tam bir güvenlik içinde yapılacaktır. Demirtaş ve ekibine sesleniyorum, çıkın ve siyasetinizi demokrasiyle ilgili tavrınızı açık bir şekilde koyun" şeklinde konuştu.

Papa Franciscus'un açıklamaları

Davutoğlu, Papa Franciscus'un Ermeni iddialarını destekleyen açıklamaları ile ilişkin, "Tarihi olayları konuşmaya hazırız. Her türlü muhasebeyi yapmaya hazırız. Ama tarih üzerinden milletimize hakaret ettirmeyiz, tarihi tartışmalar üzerinden Türkiye'ye şantaj yapılmasına izin vermeyiz" dedi.

"Seçim beyannamemizin odağında insan onuru vardır"

AK Parti seçim beyannamesinde Türkiye'nin 12 yılda geldiği konumun gözler önüne serildiğine dikkati çeken Davutoğlu, "Kamuoyumuzu, kalkınma hamlesi bağlamında, 350 sayfayı aşkın beyannamemizi okumaya davet ediyorum. Orada her şey var. Orada, 12 yıl içerisinde nereden nereye geldiğimiz de var, inşallah önümüzdeki 9 yıl içerisinde nereye doğru yürüdüğümüzün ana dokusu, ana unsurları, ana hedefleri de var. Seçim beyannamemizin odağında insan onuru vardır" diye konuştu.

"O zaman demokraside anlaşırız"

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'a çağrısında bulunan Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Buradan çağrıda bulunuyorum, eğer HDP demokratik bir siyasi partiyse, Demirtaş da bunun eş başkanıysa çıksın ve desin ki 'seçim kampanyaları süresince ve seçim günü hiçbir baskıyı, hiç bir silahlı baskıyı kabul etmiyoruz. Köylere, mezralara dönük olarak, teröristlerin yaptığı bir takım BASKI çalışmalarına karşıyız' desin. O zaman demokraside anlaşırız. Ama İzmir'de, Kadıköy'de gelip barış güvercini olmak ama Ağrı'da da Diyarbakır'da da sandık sandık 'eğer buradan yüzde yüz şu partiye oy çıkmazsa hesap sorarız' diyenlerin yanında durmak, iki yüzlülüktür, bukalemun siyasetidir."

Yeni Türkiye Sözleşmesi

Davutoğlu, seçim beyannamesinin yanı sıra Yeni Türkiye Sözleşmesi'nin de sunulacağını belirterek, "Seçim beyannamemizin yanında bütün vatandaşlarımıza sesleniş olarak, Türkiye'nin siyasi partilerine, muhatabımız olan, rakibimiz olan siyasi partilere, sivil toplum kuruluşlarına, Türkiye'nin entelektüel camiasına, aydınlarına yönelik 2023'e giderken Yeni Türkiye Sözleşmesi'ni takdim ediyorum" dedi.

"Bukalemun siyasetini bırakın"

"Terörün sözcüsü HDP ve Demirtaş’a sesleniyorum" diyen Başbakan Davutoğlu, "Bukalemun siyasetini bırakın. Neyseniz mertçe söyleyin, mertçe karşımıza çıkın ama iki yüzlü, üç yüzlü, beş yüzlü siyaseti bırakın" şeklinde konuştu.

Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Demirtaş, bu silahlı teröristlere, bu seçim sandığını sabote etmek isteyen demokrasi düşmanlarına hiçbir şey söylemiyor, dönüyor bizi komplo yapmakla suçluyor. Biz seçim sandığının da demokrasinin de garantisiyiz."

"Biz  6-7 ekim olaylarından ders aldık"

Başbakan Davutoğlu, "Ama bilsinler, biz  6-7 ekim olaylarından ders aldık. 6-7 ekim olaylarında da bu Demirtaş aynı hainliği yapmıştı ve insanları isyana teşvik etmişti. Şimdi bilsinler ki seçim sandığının güvenliğini her ne pahasına olursa olsun sağlayacağız" dedi.

"Kılıçdaroğlu’nu tebrik etmek istiyorum"

Kılıçdaroğlu’nu tebrik etmek istediğini belirten Davutoğlu, "Niye biliyor musunuz? İlk defa bir seçim başarısına imza attı. CHP içindeki ön seçimi kazandı ve çok mutlu oldu. Yani eğer seçim sadece CHP’de olsa Kılıçdaroğlu hep başarılı olacak ama ne yazık ki 7 Haziran CHP içinde bir seçim değil, 7 Haziran milletin seçimi, milletin seçimi" ifadelerini kullandı.

"Tepki oylarıyla değil vizyonla meydana çıkın"

Davutoğlu, Bahçeli’ye de seslenmek istediğini kaydederek, "Her seçim öncesinde Bahçeli’nin bütün hesabı şu oldu; acaba bir gelirim olur da acaba bir çatışma olur da şehit haberleri gelir de tepki oylarını toplayabilir miyim? Sayın Bahçeli tepki oylarıyla değil vizyonla meydana çıkın. Anadolu insanı, kimin milliyetçi, kimin olmadığını biliyor" şeklinde konuştu.

"Türkiye’ye şantaj yapılmasına izin vermeyiz"

Tarihi olayları konuşmaya hazır olduklarını belirten Başbakan Davutoğlu, "Her türlü muhasebeyi yapmaya hazırız ama tarih üzerinden milletimize hakaret ettirmeyiz. Tarihi tartışmalar üzerinden Türkiye’ye şantaj yapılmasına izin vermeyiz" dedi.

"Önceliğimiz demokratik ve sivil bir anayasa"

Davutoğlu, "Cumhuriyetimizin 100. yılına yürürken önceliğimiz, ülkemizin katılımcı, çoğulcu, özgürlükçü, demokratik ve sivil bir anayasa ile yönetilmesini sağlamaktır" dedi.

Özgürlük, eşitlik ve adalet değerleri üzerine inşa edilecek yeni anayasal düzenin en temel ilkesi, ahlaki referansı ve ruhunun insan onuru olacağını kaydeden Davutoğlu, "İnsan onuru ancak ve ancak insanın tercih ve irade gücünü yansıtan özgürlüklerle hayat bulabileceğinden, yeni anayasal düzenimizin odağında insan hak ve özgürlükleri yer alacaktır" ifadelerini kullandı.

Davutoğlu, meşruiyetini milletten almayan ve milletin denetimine açık olmayan hiçbir gücün, cuntanın, vesayet odağının, paralel yapının veya bürokratik seçkinciliğin, külli ya da kısmi egemenliğinin de kabul edilemez olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"Meşruiyetini milletten almış yönetimlere karşı gerçekleştirilen 27 Mayıs, 12 Mart ve 12 Eylül gibi doğrudan, 28 Şubat, 27 Nisan ve paralel yapı oluşumları gibi dolaylı darbe ve müdahale girişimlerini kınıyor, meşruiyetini milletten alan demokratik güçler olarak, ileride olabilecek benzer girişimlere karşı ortak tavır alacağımızı ilan ediyoruz."

Başbakan Davutoğlu, TBMM'nin yasama görevini yaparken, hiçbir şekilde ve hiçbir güç tarafından BASKI altına alınamayacağını belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"TBMM'nin 7 Haziran seçimleri sonrasında öncelikli asli görevi ülkemizin ilk sivil anayasasını uzlaşı kültürü içinde yazmaktır. Ülkemizin bütün siyasi partilerini ve sivil toplum kesimlerini bu uzlaşının oluşumuna katkıda bulunmaya davet ediyoruz. TBMM yeni sivil anayasanın kabulünden sonra bu anayasal çerçeve içinde yasama ve denetim faaliyetlerini yürütür. Bu faaliyetler anayasal çerçeve içinde denetime açık olacaktır."

"Malul idari yapı ve yürütme erki yeniden düzenlenmeli"

Davutoğlu, yetki kargaşasıyla malul hale gelmiş olan idari yapının ve yürütme erkinin yeniden düzenlenmesine ihtiyaç olduğunu belirterek, Cumhurbaşkanının doğrudan halk tarafından seçilmesi ile birlikte, idari yapının başkanlık sistemi yönünde yeniden yapılandırılmasını, yetki kargaşasının giderilmesi ve hesap verilebilirliğin gerçek anlamda tesisi için gerekli gördüklerini söyledi.

Başbakan Davutoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

"Başkanlık sistemini, özgürlükçü anayasal çerçevede, yasama ve yürütmenin müstakil olarak etkin olduğu, demokratik denge ve kontrol mekanizmalarının öngörüldüğü, toplumsal farklılıkların siyasal temsilinin sağlandığı bir yönetim modeli olarak tasavvur ediyoruz."

Anayasal denetim

Bütün siyasi tarafları ve sivil toplum kesimlerini etkin yönetim ve hesap verilebilirlik ilkeleri çerçevesinde, bu yeniden yapılandırma sürecine katkıda bulunmaya davet eden Davutoğlu,  "Her ne surette olursa olsun yürütme erki de yasama ve yargı erki gibi anayasal denetime açık olacaktır" diye konuştu.

"Paralel örgütlenmelere izin verilmez"

Yürütme erkinin aygıtları olan sivil ve askeri bürokrasinin, kadim siyaset kültüründen gelen ehliyet ve liyakat esaslarıyla çağdaş bürokrasinin rasyonel ve profesyonel kurallar içinde yapılandığını ve çalıştığını dile getiren Başbakan Davutoğlu, "Kamu otoritesi sadece ve sadece yetkiyi demokratik seçimlerle halktan almış yürütme erki sahiplerince kullanılır. Bürokraside hiçbir gerekçeyle yatay ya da paralel örgütlenmelere izin verilmez. Bürokratik hiyerarşiyi dolayısıyla da devlet düzenini bozan uygulamalara karşı gereken tedbirler alınır" şeklinde konuştu.

YORUMLAR

  • 0 Yorum