Erdoğan: Esad da Işid de Aynı Kişi Kullanıyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla Sağlık Bakanlığınca düzenlenen "Zaferin Ab-ı Hayat Neferleri" başlıklı programda konuştu.

14 Mart Tıp Bayramı'nın Türkiye ve tüm sağlık çalışanları için hayırlara vesile olmasını dileyen Erdoğan, hem 14 Mart Tıp Bayramı'nı kutlamak hem de bu yıl 100. yıl dönümü idrak edilen Çanakkale Zaferi'ni yad etmek üzere etkinliği düzenleyen Sağlık Bakanlığını, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu ve ekibini tebrik etti.

Erdoğan, bu yıl 14 Mart Tıp Bayramı'nın Çanakkale'de düzenlenmesini anlamlı ve önemli bulduğunu ve bugün 3 tarihi olayın birlikte kutlandığını ifade ederek, bunlardan birinin 14 Mart 1827'de Türkiye'nin ilk tıp okulunun açılışı, ikincisinin 96 yıl önce 14 Mart 1919 tarihinde İstanbul'daki işgal kuvvetlerinin toplarının tıbbiyenin üzerine doğrultulduğu bir günde okulun iki kulesi arasında asılan Türk Bayrağı ile işgale başkaldırı, üçüncüsünün de 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi ile nisan ayındaki kara savaşlarının 100. yıl dönümü olduğunu anlattı.

Erdoğan, Çanakkale Savaşı'nda, İstiklal Harbi'nde ve diğer cephelerde şehit olan, gazi olan sıhhiye personelini rahmet, minnet ve hürmetle yad ettiğini kaydetti.

"Biz, ilahi mesajda da çok net bir şekilde ifade edildiği gibi, şehitlerin ölüler olmadığına, onların diri olduğuna inanıyoruz" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu topraklar üzerindeki varlığımız öncelikle Allah'ın bize nimeti, ardından aziz şehitlerimizin bize mirasıdır. Akif'in ifadesiyle 'sıksan şüheda fışkıracak bu topraklar' hiç kuşkusuz aziz şehitlerimizin yüzü suyu hürmetine, onların hatırasıyla huzur ve emniyet içindedir, Allah onlardan razı olsun, Rabbim onların mekanlarını cennet eylesin. Şu anda bulunduğumuz toprakların kıymetin iyi bilmeliyiz. Burası, altında yatan yüzbinlerce şehidi düşünmeden üzerinden geçilip gidilen topraklar değildir. 100 yıl önce burada yazılan destanı, Çanakkale lafzının gerisindeki manayı çok iyi anlamalıyız. Çanakkale imanın, inancın, fedakarlığın, bağımsızlığın ve bin yıllık medeniyet değerlerimizin ete kemiğe büründüğü, şaha kalktığı bir yerdir. Çanakkale, çelik ve barutun, teknoloji ve cemiyetin, iman, azim, keyfiyet karşısında diz çöküşünün sembolüdür. Tarihte eşine çok az rastlanan bu büyük destan vatanın, milletin bekası için gözlerini kırpmadan canların feda etmeyi göze alan yüzbinlerce kahramanın eseridir."

"Çanakkale çok farklı, çok anlamlıdır"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çanakkale muharebelerinin yalnızca askeri bir başarı değil, aynı zamanda 200 yıldır sürekli tahkir edilen, küçümsenen bir milletin küllerinden tekrar dirilişinin hikayesi olduğunu vurgulayarak, "Milletimizin makus talihini tersine çevirenlerin bu fedakarlıklarını, azimlerini ve mücadelelerini iyi anlamak mecburiyetindeyiz. Onun için Çanakkale çok farklı, çok anlamlıdır" dedi.

Çanakkale savaşlarının yüzbinlerce şehidin toprağa düşmesine, birçok lise ve üniversitenin mezun verecek öğrenci dahi bulamamasına ve neredeyse her evden bir şehidin şahadet şerbeti içmesine sebep olduğunu anlatan Erdoğan, "Aynı şekilde bundan 100 yıl önce dünyanın en ücra köşelerinden buraya gelen, savaş veren mantığı, buna neden olan motivasyonu, saikiyle iyi düşünmez zorundayız. Geçmişimizden aldığımız her ders, geleceğimizi aydınlatan bir ışıktır" diye konuştu.

"Esed ve DAİŞ terör örgütü aynı sakat anlayışın iki farklı tezahürüdür"

Erdoğan, "Esed ve DAİŞ terör örgütü, aynı sakat anlayışın iki farklı tezahürüdür. Bunlar aynı üst aklın kullandığı maşanın iki ucudur aslında." dedi.